Dr. Gürbüz Çapan
Sayfa Sonuna GitGeri Git
A- A A+

TÜRKLÜK VE AMERİKALILIK

24.08.2007, Cumhuriyet

Türklük, korumaya, içe kapanmaya yönelik refleks haline geldi.

Amerikalılık ise yayılmacılık, mutluluk özendirici bir deyim oldu.

Türklük, bin yıldır devlet geleneği olan, ortaçağda imparatorluk kurmuş, farklı etnik ve kültürel yapıları korumuş ve yaşatmıştır. Şimdilerde ise yaşamak için zorlanır hale gelmiş.

Türk, ağzını açınca en büyük hükümdarımız Fatih Sultan Mehmet'ten dem vurur. Göndermesini, referansını ona bağlar. Oysa bilmez ki Fatih Sultan Mehmet bütün tebasını eşit tutmuş, Hıristiyanlığa saygı göstererek patrikhanelere izin vermiş, bütün dinleri ve dilleri yaşatmıştır.

Torunları cadı avcısı, kim Türk, kim değil? Kimin soyu nereye dayanıyor? Çoğu zaman bu soruyu soranların, genellikle soyunda problemli unsurları oldukları ortaya çıkıyor.

***

Türk Tarih Kurumu Başkanlığı'nı işgal eden zat, bazen açıktan yalana dayalı ajitatif açıklamalar yapmakta, toplumu ve de özellikle milliyetçi devleti irkiltmeye çalışmaktadır.

Örnek; İsviçre de savcı hakkında tahkikat yapıyor, o tutuklama kararı verildi diye konuyu ülkeler arası sorun haline getirdi.

Bu tipler hakkında, kurumunda tahkikat yapılmalıdır. Bir zoru var herhalde, niye cayırtı çıkarıyor diye sormak gerek.

Roma, bir ırk devleti değildi.

Osmanlı, bir ırk devleti değildi.

ABD, bir ırk devleti değildir.

Osmanlı'nın mirası, dünyanın 1/3'ü iken 814.578 km2'ye düştü. Irk devleti olma gayretindeyiz.

Burası Türkiye Cumhuriyeti, burada yaşayanlara da Türk deniliyor.

Sıkıntılı bir süreç yaşıyoruz. Bizden evvel Anadolu'nun yerleşik halkı olan Kürtler Kürt'üz diye bağırıyorlar. Sorunu çözmek, problemi gidermek yerine, koro halinde Kürt değilsiniz, hatta bir kısmınız Ermenisiniz demek n'oluyor. Gazı birikmiş bebeğe, opera sanatçısı muamelesi yapmak gibi bir şey bu. Bebeğin gazını almak gerek. Bunun da yöntemi belli.

Şimdi bunu yapmak gerekirken bağıran bebeğe Pavarotti muamelesi yapmak ancak Y. Halaçoğlu ve onun gibi 'düşünenlere' ait bir durumdur.

***

İttihat Terakki önderlerine, Kuvayı Milliye kahramanlarına, dönme, sabetay, hatta gayri Türk ve gayrimüslim yaftalarıyla saldıranlara şöyle bir sorum var; siz ve ecdadınız bu ülke için hangi taşı taş üstüne koydunuz?

Ne oluyorsunuz beyler?

Bölücülük, yıkıcılık, nifak tohumu ekmek değil mi yaptıklarınız?

Amerika'da Amerikalı diye bir ırk mı var? Bu ülkenin prof'una bak. Siz tarihçi misiniz, genetik uzmanı mı?

Ne olacak, Kürtler Türkmen olsa?

Ne olacak, Alevi Kürtler Ermeni olsa?

Türklerin bir kısmı Yahudi, bir kısmı Hıristiyan olsaydı bir halt mı olacaktı?

Ne güzel laflar var özlü sözlerimizde; "Zurnadan peşrev olmaz!" diye.

Şimdi sen çal Hüsnü! Üfle klarnetini Hüsnü Şenlendirici ! Peşrev görsün hocalar!

Ne renkli bir ülkemiz var; Türk'ü, Kürt'ü, Çerkezi, Abhazı, Lazı, Arap'ı, Süryanisi, Keldenisi, Yahudisi, Ermenisi, bir çiçek bahçesi gibi...

Ortak yurt, kalkınmışlık, örgütlü aklı tartışacağımıza, ilkelliklerle birbirimizi boğazlamaya, boğazlatmaya çalışıyoruz.

Akıl yarıştıracağımıza hâlâ vücut yarışındayız, yeter illallah!

ABD'yi, İsviçre'yi, İspanya'yı örnek alacağımıza, Suriye, İran, Afganistan'la örnekleşip teselli buluyoruz!

Hoca! Genetik merakını başka yerde ara. Tarih Kurumu'nu rahat bırak.

Hey akıl, gel bize takıl!


PDF OLARAK İNDİR

Bu İçeriği Beğendiyseniz Beğen Butonuna Tıklayınız!
Bu Haberin Aramalarda İlk Sayfalarda Çıkmasını İstiyorsanız + 1 Butonuna Tıklayınız!

Sayfa Başına GitGeri Git
0 (0)








Lütfen tüm alanları doldurun. Girdiğiniz bilgiler kesinlikle yayınlanmayacak, başka bir amaçla kullanılmayacaktır.

İÇERİK ARA

Aranacak Kelime